27 Aralık 2013

NOT DEFTERIMDEN.....

Pascal Valentini Kadavra Kursu Notu:
Sinus un bukkal duvari ile tabanini bir cizgi ile ifade edersek, bu iki cizginin kesismesiyle bir aci olusur.(A acisi)

A acisi 30 dereceden kucukse,  sinus membran perforasyon riski %65..
A acisi 30-60 arasi ise, perforasyon riski %28
A acisi 60 dereceden buyukse, perforasyon riski % 0 dir..












26 Aralık 2013

NOT DEFTERIMDEN.....

Implantolojide Basari Asagidaki Faktorlere Baglidir:
1.Hasta (genel ve lokal durum)
2.Dogru cerrahi
3.Fonksiyonel ve Estetik yeterlilik-verimlilik ..(capability)

22 Aralık 2013

PLANLAMA, PLANLAma, PLANlama, PLanlama…..

Tedavi planı, tum kapsamlı tedavilerin ilk adımı..Aslında, en basit tedavide de planlama kendiliğinden vardır. Bir dolguya başlarken de, ne yapacağımızı planlar ve karşılaştığımız verilere göre planlamamızı bazan değiştirerek işlemi anında tamamlarız..
Oysa tüm bir ağız rehabiltasyonunda, hele implantlarla kombine edilmiş bir tedavi opsiyonunda, planlama hiç de kolay değildir..

Bütün verileri değerlendirmek , geleceğe yönelik öngörülerde bulunmak, ve nereye gideceğinin kararını vermek gerekir..
Hasta başında, bir - iki dakikada yapabildiğim planlamalar oluyor bazan..Ohh, ne yapacağımı biliyorum, ve sonucu öngörebiliyorum..Bazan kendimi tutamayıp hasta ile paylaştığım oluyor bunu."Vakanız çok kolay , beni yanıltacak, karar veremediğim bir durumunuz yok" , diyorum . Hastam, gozlerimdeki "ne yapacağını bilen adam" ışığını hemen göriyor..

Kompleks vakalarda iş daha zor..Bu diş ne kadar yaşar, bu implant yandaki dişten etkilenir mi, iyileşme safhasında hastam nasıl bir geçici ile yaşayacak, implant iyileşirken ağızdaki dişlerden birini daha kaybeder miyim, üç yıl sonra hastamın sağlık durumu daha kötüye giderse bu tedaviyi nasıl sürdürebilirim….vs..
Bu durumda, hiç acele etmemek gerek..Radyografiler elimde.Alginat ölçülerimi aldım. Hatta hastamın yüz ve retrakte edilmiş ağız fotografını çektim..
Zamana ihtiyacım var..Arkadaşlarımla konuşmaya..Bazı durumları tekrar değerlendirmeye…
Bunu hastama söyleyip, yarım saatlik bir görüşme randevusu daha saptamanın bir olumlu yanı daha var..Eğer, aday hastam bana guvenmekteyse, gerçekten bende tedavi olmak istiyorsa bu ikinci görüşme randevusuna mutlaka geliyor..
İsteksiz ve kararsız olan hasta bir bahane ile ya randevu almıyor, ya da sonradan iptal ediyor..Bu zaman ve enerji kaybını onluyor..
Yaptıgınız planlama kabul edilip işe başladıgınızda, nereye doğru yola çıktığınızı da tüm koşullarıyla biliyor olayorsunuz,.
Bu durmda,  başarısızlık riski cok düşüktür.

16 Temmuz 2013

FARK YARATMAK..FARKLI OLMAK...

Bugun ne öğrendik ?
Bugün beni yıpratan bir  implant vakamızı tamamladıktan sonra, genç diş hekimi yardımcıma sordum bunu..
Zor bir alt çene total vakasıydı..İnce bir kemik, kanayan bir insizyon ve her dokunuşumda "ahh" diyen bir hasta...
34 bölgesindeki implant yerleşirken boyun bölgesindeki kemik yavaşca açıldı, çatladı diyebilirim..
Önemsemedim.
O bölgedeki kanama nedeniyle, tüm implantları bitirmeden önce, o bölgeyi sütürledim...

Diğer bölgeye, implantlara geçtim ve süratle cerrahiyi tamamladım..Sütürlemeyi bitirmiştim..Ama içimden bir ses " boyunda hafif bir çatlama oldu, ogmente et, ogmente et" diye sürekli söyleniyordu..

Cerrahi tamamdı..Aslında birşey olmazdı..O bölgeye dokunursam hasta yumuşak dokuda ağrı hissedebilir...Pek bir şey olmaz yaa...Bitti işte , uğraşma ...

Olmadı, yapamadım..
Sütürleri kestim. Bölgeyi açtım..
Greft+otojen , membran..Tekrar sütür..
Güzel oldu.
İyi ki yaptım..Ya yapmasaydım ; altı ay sonra boyun bölgesinde kemik kaybı ve ; implant görülmeye başlar mıydı?

Bugün ne öğrendik diye sordum?
İşini iyi yapmadığına , yapamadığına inanıyorsan ; üşenmiyeceksin..Ve tekrar yapacaksın..Üşenmiyeceksin ve başka güne bırakmıyacaksın..Üşenmiyeceksin ve razı olmayacaksın..
Fark yaratmak böyle olur ancak..

7 Haziran 2013

GEREKSIZ BILGI BIKTIRIR...

Hemen her dis hekiminin bir web sitesi var artik..
Iletisim renklendi.. Ama bir o kadar da karmasiklasti..Eskiden, Odalar web sitelerinin  pesindeydi.."soyle yapmayin, boyle olmasin, sunu koyamazsiniz,..."
Buna il saglik mudurlukleri eklendi, simdilerde..
Biraz isin tadi kacti..Web sitesi yapmayin demenin baska bir yontemini kesfedildi, neredeyse....
Gecenlerde bir arkadasimin web sitesini gordum..Tek sayfa, ve sadece adi-soyadi, ve adresi vardi..Canina tak etmis diye dusundum..Boyle bir web sitesi yapmanin da anlami yok; kartvizit bastir ver, ayni sey..

Oysa web sitesinde , sayfaya giren kisi belirli bir amacla giriyor..
Oncelikle hekimin ne tur tedaviler yaptigini ogrenmek istiyor..Doktor kimdir, klinik nasildir, gormek istiyor..Agzini ve dislerini teslim edecegi kisileri tanimak istiyor ..
Bu kisi, hasta adayiniz olabilir veya devam eden bir hastaniz olabilir..Fark etmez..Ona istedigi bilgileri vermek ve olasilikla, etkilemek, ve sitenizde daha uzun kalmasini saglamak  icin ortalama 90 saniyeniz var..
Oysa , sitenizde ,ornegin, 25 -30 ayri sayfada, ve sadece size onemli gelen gereksiz bilgi mevcut olabilir.....Kurondan tutun da, implantolojiye, agiz kokusuna , cocuk dis surme zamanlarina kadar..Hic bir sey eksik kalmasin diye gunlerce oturup yazdiniz, oradan buradan bilgi topladiniz...
Oysa, 25 sayfadan cok sayfa iceren web sitesi okuyucuyu bunalttigi biliniyor..
Onlara , okulda ogrendiginiz " curuk nasil olusur", veya implantin yuzey ozelliklerini ogretmeniz gerekmiyor..Onlar da ilgilenmiyorlar ..Zamanlari da yok..

Onlara tek soylemeniz gereken, sizin ve personelinizin " onlari onemsediginiz, deger verdiginiz, ve onlarin agiz ve dis sagliklarini daha iyi bir noktaya gotureceginiz" gercegi..
Onlar bu imajin pesindeler.




29 Mayıs 2013

BİLGİLİYSEN, HASTA MEMNUNİYETİ GARANTİ..



  • ABD de, Harris Interactive şirketi tarafından yapılan bir arastırmada, dusuk gelir gurubundaki  kişilerin neredeyse yarısı bir yıl veya  daha uzun bir sureden beri bir diş hekimini ziyaret etmemişlerdir..Ote yandan, orta veya ust gelir gurubundan kişilerin % 70 i diş hekimlerini ziyaret etmiştir..Dolayısıyla öykü her yerde aynı..

    Aynı arastırmada;Hastalara, diş hekimi deneyimlerinde, "memnuniyetlerinin en onemli etkeni nedir" diye soruldugunda,  doktorun genel bilgi duzeyi, eğitimi ve uzmanlığı(deneyimi) %83 ile en onemli etken olarak ortaya çıkmaktadır...
    Hasta memnuniyetinde, bilgi ve deneyim en önde gelmekte, "guzel ve bakımlı bir ortam " %25 ile sonuncu gelmektedir..
    Telaş ve saplantıya gerek yok demek ki..İyi bir hekim iseniz ve hastanıza sundugunuz hizmetlerin odağına "kaliteli ve bilgili diş hekimliğini " koyarsanız hastanızın memnuniyeti garanti gibi..
    Peki , bilgisinden emin olduğum, ama hasta ilişkileri pek de tatmin edici olmayan diş hekimi arkadaşlarımı bu sohbette nereye koymalıyım..?
    Acaba ülkemizde önem sırasını etkileyebilen başka faktörler de olabilir mi?


16 Mayıs 2013

HAYATIN GERÇEKLERİ

Hep cok mesguluzdur..
Butun randevular doludur..Bir ay bos yer yoktur..
Cok calısırız..
Peki ne kadar verimliyiz..?
Yıllar once basladım kendimi test etmeye..
Her gun, gün sonunda, o gün gördüğüm hastalarımın listesini isteyip..
Her hastanın isminin yanına (randevu defterimde), o işlemden ne kadar "para" kazandığımı yazmaya başladım..
Büyük hayal kırıklığı..Ne boş geçmiş günler...Ne anlamsız işler..
Verimlilik başka şeymiş meğer..
Her hekim böyle yapsa gerçeği görür...
Ayaklar yere basar.."Ben ne kadar populer hekimim, bütün randevularım dolu " avunmasının da sonu gelir..

27 Nisan 2013

HASTANIZ SİZE HAYRAN KALSIN..




Genç ve yeni bir diş hekimi iseniz eğer,  her yeni hastanız sizi süzüyor, tartıyor olacak..Hastalar, otomatikman sizi eski diş hekimleri ile kıyaslıyacaklar...
Bu nedenle her hastada, her vakada hastanın beklentilerini asacak kalitede hekimlik becerisi göstermelisiniz..
Her yeni hastanızı kliniğinize ilk defa girmiş bir "celebritiy" gibi, şehrin en önemli is adamı gibi tedavi etmelisiniz..Personel de aynı şekilde davranmalı ve hastaya " önemsendiğini " göstermelidir..Bu izlenimi verebilmek için  gerekli eğitimi vermiş olmalısınız. 
Hasta, sizinle daha önce hiç yaşamadığı bir deneyimi yaşıyor gibi olmalı..Size hayran kalmalı..
Böylece , gelmeye , ve tekrar gelmeye, ve tavsiye etmeye devam etmeli..


Ailesinde ve çevresinde herkese sizi anlatmalı...

5 Nisan 2013

Eski bir hastam yıllar sonra geri geldi..
" Doktorcum size danısmaya geldim, cünki basım dertte..Ama yuzumu kızartarak geldim, çünki implantlarımı baska bir hekime yaptırdım."
Üst çenede 1 adet/ 3 adet/ 2 adet implantdan destek alan kuron-kopru mevcuttu..
Radyografide aralarda 2 adet kırık implant goruluyordu..
3 implanttan destek alan kopru, uçlara basıldığında tahteravalli gibi oynuyordu..Orta implant kopruyu tutmakta fakat kemik içinde hareketli gibiydi..
Hastam, "2 yıldır gidip geliyorum..Geceleri cok sıkıyorsunuz dediler, peki diğer koprulere neden birşey olmuyor"..vs.vs..

KLİNİĞE NE ALSAM...???

Kac gundur sosyal medyada tartışıyoruz...
Cerec alsak mı, almasak mı.?
Daha once de, CBCT (dental tomografi) alsak mı almasak mı..?
Yıllar önce farkettim....Ciddi bir endüstri mevcut: Diş hekimliği malzeme ve alet endüstrisi..İşleri, diş hekimliğinde kullanılacak bir alet üretmek ve bunu onlara satmak..Ve, inanın bunun sonu yok..
Sürekli yeni aletler çıkartılıyor, kullanılmakta olan aletler "upgrade " ediliyor, eski aletler yenileniyor..Endişelerim, bu endüstrinin her bireyinin ellerinin surekli cebimde olduğunu fark etmem ile doruğa ulaştı..Onların en güçlü ve yegane müşteri adayı bendim..Dolgu yaparak, kuron keserek, diş çekerek, binlerce zorlukla ve uzun zaman içinde kazandıklarımı bir çırpıda ellerimden almayı planlıyorlardı..
Kendimi korumalıydım..
Her yeni alete baska bir gözle bakmaya başladım..Sorularım vardı...
1. Alacağım alet ne işe yarıyacak.?
2.Alacağım alet ile yapamadığım bir işlemi yapabiliyor olacak mıyım.?
3. Alacağım alet para kazanarak kendi ödemesini kendi yapabilecek mi?
4. Alacağım alet ile direkt para kazanamıyorsam bile, hayatımı kolaylaştıracak mı? Bana zaman kazandıracak mı?
5. Alacağım alet bir " marketing tool " olarak kliniğime katkı sağlayacak mı..?
Bu sorulara yanıt bulmadan bir alış-veriş yapmıyorum artık..
Cebimde akrep var yani...